December 20, 2012

a short goodbye.

The relativity of time is killing me. And it is always working the other way round... When you want that it stops it just counts the hours as minutes and minutes as secs..And when you pray that the time passes so fast it never does..You keep looking for the seconds to catch the next minute. And the next minute is like an old flame who never shows up..
Now I want to bring my sweet melody.. tune it to B and sing my favorite song the whole night.. And i dont want that tomorrow comes...
I know I am having my hard times.. Whatever i call to myself is a disaster now. I dont want to think about anything,i am crying a lot, i am laughing a lot,working a lot..a lottt..And I know that it will be gone. Cos I know whatever you do you cannot stop the time.. It is your best friend, it is your medication, it is your patience..
Now I want to bring my sweet melody..tune it to G and play the sweet melodies together..And I dont want that tomorrow comes...



sweet melodies..


December 04, 2012

Stray..

Sometimes rushing things is not good..Staying calm and 

waiting for what time brings can help more..If you cannot 


tell anything to anyone then tell it to yourself, listen to


it. That is the best friend to you who will be with you all the 


time. Take it easy...(Insider voice)


---Have a nice week!---



Bazen benim yaptigimin aksine her seyi zamana birakmak en

guzeli olabilir. Kabugundan cikan solucanin kelebege 

donusmesini beklemeden kaybedilen guzellikler gibi olabilir 

hayat aceleye getirdiginizde. O yuzden tadini cikarin, eger 

artik anlatabilecek kimseniz kalmadiysa kendinizle dertlesin, o 

size dogru yolu gosterecektir,o sizin en vefali dostunuzdur 

cunku hep yaninizda olan. O yuzden kendime sesleniyorum, 

hayatin kosturmacasinda bi yerelere yetisecekmis gitmekten

 vazgec artik, nasi olsa en sonunda gidecegin yer 

ayni. Eglenmene bak,zamani akisina birak,planlarla harcama 

hayatini,dunyadaki tek degisken sen degilsin ve sen ne 

yaparsan yap hicbir sey tam istedigin gibi olmayacak.




There is a flower that grows in a cave


So lovely to see but need to be saved

It is beautiful blossom will wither and die

IF ever this flower leave the darkness for daylight..

September 11, 2012

First Impression


I know the world gets smaller for all of us now since it is much easier to travel. Yet, still you visit a city only once in your life. If there will be a second, that city needs a good reason to be visited again.
Biliyorum artik dunya ayaklarimizin altinda kuculdukca kuculuyor. Daha cok seyahat etme imkanimiz oldugundan gezdikce geziyoruz orayi burayi. Fakat, gectigimiz sehirlere ancak bir kez ugrayabiliyoruz. Bir ikincisi icin o sehrin iyi bir nedene ihtiyaci var.

I have read somewhere saying that " There is no other second chance to have a first good impression " which was describing Venice for me. Except that it is a city of love, it is also a magic city that bundles you up with its mysteries...Unlike my first impression about Paris which was cold,cloudy,gray, Venice was warm, narrow, dead ended and fun!

Bir yerde " Iyi bir ilk izlenim yaratmak icin ikinci bir sansiniz yoktur" diye okumustum. Venedik te sikca aklima geldi bu soz. Bir sehir sizi bir kez buyuledi mi aklinizda hep oyle kaliyor. Subat ta ziyaret ettigim Paris nasil aklimda gri, bulutlu, soguk ama yine de ask dolu kaldiysa, Venedik de benim icin simsicak,eglenceli,dar ve cikmaz sokakli, ama yine ask dolu kaldi...







August 12, 2012

Cember/ Circle

Ya icindesindir cemberin,ya da disinda yer alacaksin..kendin icindeyken,kafan disindaysa....

Bazen disinda olmak iyidir cemberin, her seye disardan bakabilirsin boylelikle.icerde neler oldugunu gormen kolaylasir belki de.
Bu tipki Turkiye de olan bitene Almanya dan bakmak gibi, Almanya da olanlara ise Danimarka dan.. Insanin kendini dinleyebildigi anlar boyle zamanlar,soyle gozlerini kocaman acip 'demek aslinda boyleymis' diyebildigi..
Tipki Kopenhag da rengarenk boyanmis binalarin altina kurulmus barlarda oturup 10euroya bira icmek ve insanlari izlemek yerine, limanin tam karisinda oturup batmakta olan gunesin yumusacik isigindan faydalanip canlanan mekanlari insanlari fotograflayip 2euroya aldigin biranin tadini cikarmak gibi..
Tipki tipki Christiana da' kendilerinden gecmis' insanlari ayik kafayla izleyip gulebilmek gibi...
Her seyin disinda olmak iyidir bazen.Cunku onlardan biri olmadiginda da gorulecek cok sey vardir esasinda.

Kopenhag i sevdim...
Herkese iyi pazarlar...

Either you are in the circle or out! It is that simple. But what if you are in and your mind is at outside...(Sorry for the bad literal translation, actuaaly this is a song lyric..so you need to think about the meaning)

Sometimes it is good to be outside of the circle,then you can look inside and see whats going on clearly.
This is like to look at Turkey and whats going on there from the the girl`s eyes who is trying to get used to Germany...

Or sth like looking her life in Germany from Denmark while sitting alone in the harbour and listening to her favorite songs when people are just passing by..

These times are usually the ones that you can listen to your heart,see what actually is going on and open your eyes and say `omg, so that was the reason...`
But you can see it when you are outside...

This feeling is like sitting in the harbour and drinking beer which you bought from the supermarket for 2 € (still soo expensive), instead of that flashy pubs just on the other side of the Nyhavn with nice charming lights.  Now I can see all those people and what they are doing and talking...

This is exactly like watching people in Christiania (!!!)  with your sober mind...

Being from outside..different from others is good though. You can understand them better when you are not one of them...







August 10, 2012

Hey Mum Im a Backpacker now :)





I like living in Europe since you can decide to travel and can do it the same weekend. It is exciting!!

I always traveled with someone, either friends or my boyfriend or family. However, this time I want to live the feel of loneliness,freedom and adventure by myself.

So I will have a short trip to Scandinavian cities..
Keep following this time, its gonna be fun :)

August 06, 2012

Organization alert!!

Aslinda buna ne demeliyim bilmiyorum, giriskenlik mi,cesaret mi, yoksa liderlik ruhu mu artik ne derseniz deyin, sanirim bende hat safhada..
Yani bazen ilim bilim yerine soyle emirler yagdiran bi mudur filan mi olsaydim diye dusunmuyor degilim :)
Hos bir gun hoca olursam belki oyle olurum,hehe:) Bu isin sakasi tabiki,bunu soylememin sebebi ofis arkadaslarinizla bir organizasyon yapmanin zorluklari..
Ozel sirketlerde genellikle (artik hangi departman bilmiyorum,insan kaynaklari filan mi?) bu tur organizasyonlari duzenliyor, yok iste liderlik yarislari,grup aktiviteleri...
Almanya da yapilan bir arastirmaya gore insanlarin en yakin arkadaslari, ya da esleri,sevgilileri 45% is yerinden cikiyormus :)) ben bunu daha iyi dedikodu yapilabilme ihtimali olmasina bagladim :P

Her neyse benim Almanya daki grubumda saolsunlar boyle organizasyonlardan nefret ederler,anca biri hazirlicak getircek ondan sonra...
Nasil ki mayis ayinda IStanbul gezisinde birlikteydik,bu sefer de is yine bana dustu.
Kaptim mangallari soooyle bi Turk tipi mangal gorun diye terasimda agirladim misafirlerimi....
Ben 7-8 kisi beklerken ortaya 17 kisilik bir manzara ve terasimdan tuten mangal dumanlari cikti..
Bunlar da geriye kalanlar..


Grill in uzerindekilerden ne kadar cesitli zevklere sahip bir grup oldugumuzu anlayabilirsiniz:) Yine de Sucuk ve Hellim peynirinin barbeque deki yerini birakin Cinliler Iranlilari Almanlara bile kabul ettirdim :))


Favori ciftim Jie ve Uxheng..Evlenip Almanya ya gelmisler. Nasil tanistiklarini sordugumda tam bir crushing hikayesi oldugunu nerden bilebilirdim ki.. Bu genc ciftimiz birbirlerini yolda gorup asik olmuslar:))) Beijing de yoldan karsidan karsiya gecerken birbirlerini gorup yolun ortasinda kalakalmislar,telefonlarini almislar ve iste sonuc :)) Bu arada Jie nin ismi fikra gibi,,kucukken vardi dunyanin en kisa ismi diye Ce :))

Ve tabiki my Best Friend Ning...Kulturlerimizin, gecmisimizin benzemesinin yanisira, sahip oldugu disiplin beni bile Almanya da tutmaya yetiyor:)



Aaaan my nerdy group :))



Ne kadar sikayet etsem de yalniz basina hic birseyin anlami yok, her sey insanin sevdikleriyle guzel..

See you on another organization :))


August 02, 2012

30 undan once...

Bir dergide okumustum yillar once, sanirim Cosmopolitan di, kadinlarin 30 yasina gelmeden yapip ogrenmesi gereken 10-15 seyi sayiyordu. Oooof demistim, ben 30 a gelene kadaar daha cok var o zaman bunlari kesin ogrenirim. Simdi diyeceksiniz ki daha senin var kuzucum biz ne yapalimm?
Ama oyle degil, son bir kac yil kala degerlendirme yapalim ki listede eksik kalmasin :)

Tam hatirlayamiyorum fakat soyle bir kac sey vardi
* Dunya mutfagindan yemekler yapmayi ogrenin
*Balik cesitleri hakkinda bilgi sahibi olun
*Bi de sarap secimini ogrenin..
Nedense sarap kismi kafamda daha cok yer etmis:) Simdi dusunuyorum acaba ne kadar biliyorum saraplarla ilgili diye.
Turkiye deyken tam da biraz ogrenmeye basladigimiz dusunmustum,
Kirmizilardan
Okuzgozu
Pinot Noir
Merlot

Beyazlardan
Chardonnay
Sultaniye (ki kendisi favorim olur, Selection Sultaniye-Emir)

derken Almanya butun hayallerimi yikti
Marketlerde o kadar uzuuun bir sarap reyonu var ki.. Fransiz, Italyan, American, Sili .....kirmizisi beyazi isin icine bir de sekt ve sapmanya girince kendinizi kaybediyorsunuz zaten.



Sirf bu yuzden anlarim ogrenirim belki diye saatlerce burada zaman gecirip, elimde kalem kagit garip tavirlar sergiledigim dogrudur :)




Evet genclik zamanlarimizda bira hem ucuz hem de sosyallesme araciydi bizler icin, kolay tasinir,marketten siyah posete konur ODTU Devrim e gidiliverirdi hemencecik. Overall a, Nefes e gittiginde elinde bir bardak beyaz sarap gorenler seni buyuk ihtimalle kovalarlardi.
Fakat o gunler geride kaldi iste yavrucum, artik oyle yerlere gidince hakikaten de bir yerden sonra kafa kaldirmiyormus. Ve ne yazik ki, her kizcagizin kaderi sonunda sarap icmek oluyormus :))

Sarap uzerine o kadar uzun yazilar yazilabilir aslinda, mesela kadinlari da saraba benzetirler bi kere.. Yilandikca 'guzellestigimiz' soylenir..

Bazi insanlar kirmizi sarap icmeyi sevmezler tadindan dolayi fakat size iddia ediyorum ki bu tamamen yanlis kirmizi sarabi ictiginiz icin.. Ve eger oyle ise beyaz ve yari tatli saraplari secebilirsinizz.. Burda ne tur saraplari secebileceginizi bulabilirsiniz.
Burda da saraplarla yapilacak yemek ve atistirmalik secimlerini gorebilirsiniz.Daha iyi gormek icin tiklayin!

 Heh, nerden geldik biz bu konuya :) Evet 30 yas..Simdi sorarim size sizin 30 yasindan once yapilmali listenizde neler var???

by RenKLi..

The dark room rises..

Su anda 25 m2 lik bir odada karanlikta bi basimayim.
Etrafim 488 nm Argon laser, 85 Herz calisan bir chopper, Germanium detector ve bilimum cihazlarla cevrili.
Kafamda bi taraftan gecelerdir gozume uyku girdirmeyen doktora calismalarim var. Sanki bir seyler bulmus gibiydim, bunca zaman sonra en azindan bi sonuc almak mutlu etmisti beni. Yine kendimi o kabina sigmaz hallerimden birinde hissediyordum.
Taa ki yine konu donup dolasip Tesla ya, Madam Curie ya gelene kadar... Insanin etrafinda, ev hanimlari,devlet memuru bayanlar, ya da aksam eve gidip yemek yapan yeni evli kizlar degil de
elektronik devrelerle hayatini geciren, Cern delisi Avrupali lar ve gunun 20 saati calisan Cinliler oldugu zaman akliniza pek de moda, magazin, fotograf, tatil,blog, konser gelemiyor malesef (hos ben yine de direniyorum:)).
Tam da dunyanin hali ne olacak, para her seye egemen mi olacak, bu savaslarin sebebi nedir gibi konulari tartisirken olay yine Tesla ya geldi.
Yazik bu adama hep uzuldum hayatini okuduktan sonra. Eger O na da buyuk sermayeler tarafindan gerekli yatirimlar yapilsaydi, 1960 larda bulunan laser 20 li yillarda, telsiz iletisim cok daha oncesinde bulunmus olabilirdi. Ve kimbilir simdilerde *isinlanma:)* dan daha cok bahsediyor olabilirdik...halbuki sadece Fringe dizisinde kaliyor gorduklerimiz.
Tesla nin herkesin enerjiyi hem kablosuz hem de bedavaya kullanabilecegini sanki dunyanin en buyuk bulusunu (ki nerdeyse oyle) bulmus gibi J.P.Morgan (Amerika daki unlu yatirimcilardan) a bildirmesinin ardindan Tesla ya yapilan yardim muslugunu kisa zaman icinde kapatiyorlar ve cok meshur Edison a donuyorlar parali bir anlasma icin.
Fakat yine de buldugu alternatif akim ve diger sayisiz bulus bizi bugun binlerce km oteye saniyeler icinde ulastirabiliyor.
Yine elektromagnetik malzemeler ile ortaya cikan hizli trenler saatte ortalama 300 km ye ulasabiliyor. (Bkz: Maglev)

Ilginizi cekerse: fast trains ve Maglev Train

Iste sevgili blog, butun bunlardan sonra insanda arastirma istegi filan kalmiyor acikcasi. Insanlar yillar oncesinde ellerinde imkan yokken sanki icat edilmesi gereken her seyi bulmuslar da bize bir sey kalmamis gibi. 

Simdi beni bu karanlik odada bir basima birakin, isyanim var..:)


July 29, 2012

Sun-Day

Booyle havalari seviyorum.
Hele de gunlerden Pazar ise.. Alisveris yapamayacagin, alisveris merkezinin icine giremeyecegin bir gun. Her yer kapali, sadece dondurmacilar ve kahveciler siparis yetistirmeye calisiyor.
E bi de gunesli ise, ooh degmeyin keyfime.
Ama oyle seni senden alan, terletip nefes daraltan guneslerden degil. Her ne kadar sikayet etsem de en azindan sicaklari adam akilli oluyor bu sehirin :)
Gunes uzuun zamandir,isinmaya muhtac vucudunuzu bir yorgan gibi ortuyor. Bulutlarin arasina cekilisi sanki,annenizin sizi uyandirmak icin yorganinizi cekmesi gibi. Aninda hissediyorsunuz yoklugunu..
Ama oyle degil iste bu pazar. Gunesli,hem de en guzelinden. O zaman yapilacak tek sey, atlayip bisiklete sehir turu yapmak, einmal yogurt eis yemek ve bol bol fotograf cekmekk :)






Schloss Garten

Guzel bir hafta sizin olsunn!

July 27, 2012

Istanbul conquered by Europeans..

Aslinda European demek ne kadar dogru bilmiyorum, 4 cinli, 2 iranli,1 bulgar ve bir elin parmagini gecmez Alman ile basladi yolculugumuz.
Evet fikra gibi.. Simdi diyeceksiniz ki delirdin mi? Bu kadar insanla Istanbul a mi gelinir.
Efenim oncelikle Mayis ayinda gerceklestirdigimiz RenkLi Organization in ilk turu olan Istanbul u secme nedenimizi anlatmakla baslayacagim ise. Malum neredeyse bir bucuk yildir Almanya da avrupa sokaklarini eskitmekteyim. Bunca yildir insanlar bana burda sormadiklarini birakmadilar:
Yok siz pece mi takiyorsunuz,fes mi giyiyorsunuz
Herkes basortusu takmak mi zorunda
E sen muslumansin nasil icki iciyorsun, domuz eti yer misin
Sevgilinin elini tumak serbest midir den tutun ´siz barbar misiniz´ a kadar binbir cesit soruyla karsilastim.
Insanlara anlatmaya calissam da herkes benim bir istisna olabilecegimi dusundu (öhömm,ki oyleyim  ama neyse:P)
Ben de ´bu is boyle olmayacak rotamiz:Istanbul´ diyerek mayis ayinda 14 kisilik bir kafile ile yollara dustum.
4 gunluk istanbul gezimizde neler yapmadik ki..
Bilmenizi isterim organizasyon yapmak tam bir iskence.
Nerde kalincak, kac kisi yok banyo ortak mi ev mi otel mi hostel mi,nereler gezilir kim neyi sever ne yer ne iceer......
Uzunca bir sure programla debelensem de coook guzel bir gezi oldu sonunda. Oyle ki hala akillarda,tekrar gitmek isteyenler bile var:)
Iste en yakin arkadasim Ning Li gozunden Istanbul manzaralari...

Ilk aksamimiz benim dogumgunumu kutlamakla basladi:) Daha istanbula adim atar atmaz gencleri beyoglu ile tanistirdim,mekanimiz Tektekci idi.

Ikinci gun ilk hedefimiz Galata Kulesi idi, muhtesem Istanbul manzarasi daha ilk dakikadan herkesi buyuledi.



Daha sonra her turistin olmazsa olmazi Sultanahmet meydani, Sultanahmet Koftecisi,Camii, Topkapi Sarayi ve Ayasofya bizleri bekliyordu.

Aksaminda ise biricik kuzenimin muhtesem organizasyonu ile Hatay Sofrasi n da yemege doyduk. Bu arada Istanbul a gideceklere nacizane bir tavsiye, bu mekana kesinlikle gidilmeli. Internetten bulabilirsiniz adresini,hatay yoresine ait yemekler, testi kebabi ve tuzda kuzu inanilmaz.



Sonrasinda ise Tophane de nargile keyfi geceyi tamamladi. Artik insanlarin tek bir bardak cay icecek halleri kalmamisti:) Onca yemegin uzerine nargile dumani yarismasi icmeden sarhos olmamiza yardimci oldu diyebilirim :) Cinli nasi ama:))

Sonraki gun ise adalar turuyla gecti. Guzel Istanbul gununu kacirmak istemeyen biz,atladik vapura tuttuk adanin yolunu. Mevsimi olmasa da adada yenilen balik, ara sokaklarda fotograf cekimleri,sahil kenarinda icilen saraplar,ardindan saganak yagmurda sirilsiklam olan bizi durdurmaya yetmedi:)


Sonraki gun ise Bebek ve Anadolu hisari tarflarindaydik. Buralara bayildilar tabi,yoldan gecen luks arabalari,kiyiya yanasmis yatlari, motorsikletleri gorunce hepsi bi sure donakaldi.Hisar da yapilan kahvaltidan sonra inanmasi guctur Bebek e kadar yuruduk:) Avrupa li bunlar iste hik demeden yuruduler onca yolu, olan bize oldu:)


Gece ise kendimizi yine Taksim, Asmali, Nevizade sokaklarina attik. Geceyi Araf adli bir barda gecirdik. Tam bar da diyemem,inanilmaz guzeldi.Balkan muzikleriyle inanilmaz coskulu bir ortam yaratmislardi. Bu turistler cok ilgincler,nerden nasil bulmuslar bilinmez gelmisler yine bu cati katinda bulunan mekani doldurmuslar. Butun gece sabaha kadar eglendik,sanirim onlar icin unutulmaz anlardan biri oldu,zira hala bahsediyorlar:)


Son gunumuz ise Anadolu Yakasi nda gecti. Bagdat Caddesi, Cadde Bostan, Suadiye, Sahil Yolu yuruduk de yurudukk.
Buraya fotografini koyamadim fakat yine ogle yemegini yedigimiz bir mekandan bahsetmeden gecemeyecegim.Fenerbahce parki yakinlarinda 'Bedri USta' adinda bir et lokantasini gorduk,durduk, yedik. Sanirim hayatimda yedigim en guzel lahmacundu. Insan kac lahmacun yiyebilir demeyin,burda sinirlarinizi zorlayabilirsiniz. 


Ve boylece alnimin akiyla bir organizasyonun daha sonuna geldim:)
Son olarak organizasyonda emegi gecen kuzenciime, ben herkese yetisemezken onlara arkadas olan herseyiyle yanimda olan biricik sevgilime tesekkurleri bir borc bilirim.


Ben bu geziyi yaparken kimseler boyle seyler yapmiyor saniyordum ama meger herkes Turkiye yi gormek istiyormus. Fakat anlat anlat bitiremedim,biz de sadece IStanbul yok, Kapadokya var, Olimpos var, Guneydogu var, Karadeniz var, 4 mevsim var, Kar var Gunes var, kayak var,deniz var diye.. Haydi siz de alin getirin insanlari,arkadaslarinizi. Herseye inat biz bu ulkede nasil da (simdilik) mutlu mesut yasayabiliyoruz gorsunler.




Ve son olarak TGIF:) iyi haftasonlari diliyorum herkeseeee:)



July 26, 2012

HeidelBerg..


Almanya nin guneyinde, Frankfurt Havaalani ndan ulasilabilir mesafede kucuk minik bir sehir.
Turkiye de genelde Universitesi ve Genetik bolumu ile unlenmistir (ki bosuna degil,dunyadaki sayili genetik bolumlerinden biri bu sehirde).

Insanlar aslinda Avrupa turu yaparken genelde bilinen buyuk sehirleri gezmeyi dolasmayi tercih ediyorlar,fakat sunun farkinda degiller ki Avrupa da ki buyuk sehirler (bir kaci haric) genelde insanlarin yogunlugundan baska bir sey vaadetmemektedir. Bugun size bir Avrupa sehrinde aranan butun ozelliklere sahip bir sehri tanitacagim.
Heidelberg...

Heidelberg, hem turistik, hem dinlenmelik, hem ogrenci icin hem de yasini geckinler icin, hem romantik ciftler, hem de gezgin arkadas gruplari icin bicilmis kaftan...

Kucuk bir Avrupa sehrinde aranan daglar arasinda bir sehir. Sehir arkasina aldigi kalesi tarafindan korunmakta, Ren nehri ise sehir ile engin dusuncelere dalan filozoflarin dolandigiPhilosophen Weg i eski kopru " Alte Brucke" ile birbirine baglamakta.


Daha once gittigimde her zamanki gibi yagmur yagdigi icin sehrin guzelligini farkedememistik, fakat haftasonunu gecirdigim bu guzel sehiri bu sefer en guzel isigiyla hem gece hem gunduz kesfetme sansi buldum. Iste basima gelenler...

Gezmece Tozmaca& Yemece Icmece:
Heidelberg in git git bitmeyen uzuuunca (yaklasik 1.5 km) bir ana caddesi var. Her zamanki gibi bu caddelere araba girememesine bayiliyorum. Bu sokakta hem alisveris yapilacak magazalari hem de yemek yemek icin cesitli restoranlari bulabilirsiniz. Biz bir Japon restorani olan Mosch Mosch u denedik, ama pek de begenmedik. Alman yemeklerini pek begenmedigim icin restoran bulmak pek kolay degildi fakat tabi doner yerim derseniz, Heidelberg sokaklarinin kollarini acmis sizi bekliyor olacagindan emin olabilirsiniz.

Pylones d'objects
Bu markete bayildim, super orjinal hediyeler, aksesuarlar var. Aslinda her birinin fotografini cekmek istedim ama izin vermediler,bu kadarini yakalayabildim:) Ve engin arastirmalarim sonucunda bu magazanin Turkiye de de oldugunu buldum. Adi karinca kardes,bu da adresi http://www.karincadesign.com/

Philosophers Weg
Bu yolda yurumeyeni dovuyorlarmis:) Cook tatli fakat bir o kadar da uzuuun ve tirmanisli bir yol. Bi arkadasim tepesine kadar cikabilirsen doktorayi bir an once bitirebilecegini soyledi, ne hikmettir bilmem ama imkaani yok; yolun yarisinda nefes nefese kalip geri donduk :)

Philosophers Weg

Fakat yine de tepesine cikmadan guzel Heidelberg in muhtesem manzarasini izleme sansi bulabiliyorsunuz. Merdivenlerden cikarken karsiniza cikan kucuk renkli kapilar, yemyesil meyve agaclari yaniniza fotograf makinezini almayi unuttuysaniz pismanliginizi bir kat daha artiriyor benden soylemesi./

Heidelberg de sokak sanatcilarini bulmaniz mumkun. Cok kucuk bir sehir olmasina ragmen bu kadar turisti kendisine cekmenin cazibesiyle butunlesen sanatcilarin enstruman tingirtilari bile kendinizi bir masal aleminde hissetmenize yetiyor. Eger Ren Nehri kiyisina giderseniz bizim gibi uzun uzadiya hem de para odemeden bu eglenceyi yakalayabilirsiniz belki de:)



VEE Heidelberg @ Night:


Bu sehir gunduz bir baska aksam bir baska demistim. Aslinda bana kalirsa sehrin gezdiginiz yerlerini bir de aksam dolasmalisiniz, cunku Eski koprunun isiklari, Heidelberg Kalesi nin gorkemli durusu sizi bir kez daha buyuleyecek. Elinize marketten aldiginiz muhtesem yore sarabini da eklediniz miii, nehir kenarina gitmekten baska yapilacak bir sey kalmiyor.

Aaa yok ben illlaaa da restorana gidecegim, insanlari yakinimda hissedip muzigi duyacagim derseniz baska. Alisveris caddesinin bir paralel sokagi barlar sokagiymis. Ben vaktim kalmadigi icin gidemedim fakat ogrenci sehri oldugundan mutevellit, eminim ki onlarca bar bulmak mumkundur. Internette bir kac tane meshur Salsa Bar oldugunu okumustum.

Ben mi ne yaptim?? Fikra gibi gelisen bir Alman ve bir Kuba linin 'wedding after party' sindeydim. Eeee kizimiz Kuba li olunca geceden dans salsa eksik olmadi. Sikici,basit Almanlarin yerine kipir kipir dans eden Kubali, Amerikali ve tabiki de Turkler vardi gecede :)


Masada 'elite academic' bir ortamda saraplarimizi icip sohbet edip salsa yaptik :)))

Ve Heidelberg gezimin unutulmaz ani, askim Mimi..

Eeee, ne duruyosunuz? Gelsenize yanimaa gezelim :) Ya da farketmez,siz nerdeyseniz haber verin ben gelirim :)




July 15, 2012

zaman gecmiyor.

Size hic hayata yetisemiyormussunuz gibi gelmiyor muuu?
Her seyi birarada yapamayacagima hala kendimi inandirabilmis degilim. Bu yuzdendir ki hala ayni anda photoshop ogrenip, flut calip, almanca ogrenip, fotograf cekip, seyahat edip, diyet yapip zayiflayip, tatil organize edip vs vs.. ayni zamanda da okula gidip gelebilecegimi dusunuyorum. Biri bana dur desin artik..
Bi zamanlar ne istedigimi dusunup dururdum,sanirim o zamanlari coktan gecip hepsini yapma karari almisim:)


Kotu olansa butun bu kosturmacanin icinde aklim tatildeee,bir an once zaman gecsin istiyorum. Yesilliklere, mavilere karisayimmm..



July 10, 2012

RenKLi Photography..

Oyle ya da boyle fotograf cekmeyi seviyorum. Her ne kadar henuz cok yol katetmis olmasam da, profesyonellige ilk adimimi atmama yardimci olan mutlu ciftimize,canim kuzenime, omur boyu birliktelik diliyorum :)


Kus,bortu,bocek,bina, 50 mm,genis aci,vs vs denemelerinden sonra,bence hala coook zor olan dugun fotografciligi isine nacizane atildimm :)


Evet biraz oynamalar yaptim,ama cok amatorce. Bu daha yolun basi, ne dersiniz benden olur mu? :)








































Hayat Paylasinca Guzel <3

June 24, 2012

distraction.

Oyle Avrupa da doktora yapmak kolay saniyorsaniz yaniliyorsunuz. Yine Turkiye ye donup de ne yapacagim diye dusuneceginiz zamanlar olacaksa,basiniza gelecekler aslinda simdiden yazilmis oluyor. Bu sebepledir ki, sen gel ODTU den mezun ol, o kadar bilimsel calisma yap, makale yayinla, avrupa ya gel doktora yap. Ama temmuz da KPSS sinavina gir Bu nasil bir adalettir.


Duydum ki insanlar 6-7 ay oncesinden basliyorlarmis. Tabi oyle bi ihtimalim yok fakat bu hafta bisiler yapmaya basladim bakalim, neler cikacak.


Fakat sadece ders calisabilsen yine iyi. Haziran sonu gelmis, her gun tatil hayaliyle kafamiz bulanmis,gunesli havalarda ne giyecegimizi dusunmeyecegimiz anlarin hayalini kurar olmusuz..


Yine durmadim,durmuyorum. Agustos ayinda yapacagimiz tatil planlarini simdiden yapmaya koyuldum bile..Su anda icim disim aklim her sey ITalya ile dolu. Oteller gezilecek yerler,turlar,plajlar, en guzel koylar...vs vs..Uzuun uzun tatil yapip yine her seyden uzaklasacagim diye umut ediyorum.


Ve tabiki butun bunlarin hayalini kurarken ders calismak,laba gitmek, deney yapmak ve almanca ogrenmek cok sikici geliyor:) Ve bu boguk pazar gununde yine beni blog yazmaya zorluyor.


SSSh, soylemeyecektim aslinda ama tutamadim kendimi,iste rotamiz. 
Venice
Lake Garda
Lake Como
Milano
Genoa
Portofino
Cinque Terre
Pisa
Floransa
Bologna


Any suggestions???


Guzel bir hafta sizinle olsunn!!!



June 07, 2012

Be Mine!! Vespa

Although I ve been living in Europe almost for one and a half year, I am still struggling to be European in some aspects.

. I am still confused with the trash to be recycled. which bin should i throw what. Sometimes, i mixed them unintentionally and leave the garbage at night when no one is around :) But to admit, I feel bad (!):P


. I still cannot speak German fluently. It has been proven that it is one of the most difficult languages. Omg! It takes a looot of time to learn it.


. I still cannot use bicycle in my daily life, it is just for fun for us. Going to work everyday and get sweat on the way..oghh,not my type. BUT, nice weather at the weekends, are so good for a ride :)



Yaklasik bir bucuk yildir Avrupa da yasamama ragmen hala bazi konularda Avrupalilasma konusunda problemlerim var.
.Hala geri donusumde beceriksizim. Bir bucuk yildir,hangi atik nereye, hangi renkli cope karistiriyorum. Bazen (bu bir itiraftir) kimsecikler yokken o birbirinden ayiramadigim copleri gidip askam vakti ativeriyorum cope.
. Hala Almanca konusmayi beceremiyorum. Zaten biz Turkler once anlamayi ogrenir,uzun yillar sonra konusmaya baslariz. Hih, ben de oyle iste anlamak tamam daa,konusma kismi birazcik sikintili.
. Hala bisikleti gunluk yasamimda kullanilan arac haline indirgeyemedim. Ya bisiklet gezip tozmak,haftasonu guzel havada dolasmak icin degil mi? Oyle 3,5 km ise surup sonra yukari kan ter icinde cikinca ne oluyor anlamiyorum.


I have been thinking for a while to own a Vespaa. I didnt know that it was quite expensive, almost like a second hand old car. And damn, I need a valid driving licence for Europe. I was checking the sales and everything about it but still I have to get the licence which costs a lot also. 
So, I decided to look at the others' Vespa :) From my road trips, I collected Vespa pictures and here is the results for you :)
Enjoy it!

Uzun zamandir Vespa almayi dusunuyorum.Bu kadar da pahali olduklarini tahmin etmemistim canim, bu ne ikinci el araba parasi resmen. Hem ehliyet de gerekiyor ayrica :( Ben de napiyim, onun bunun Vespa sini fotografladim size. Evet, gezilerimden topladigim fotograflari huzurlariniza sunuyorum. Bol eglenceler!